Bu Blogda Ara

25 Ağustos 2020 Salı

SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI!

 SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI!

Covid-19 salgını için sürü bağışıklığı denen saçmalığı yaymaya çalışan herifler var. Her geçen gün, “Sürü bağışıklığı… İlla hepimize bulaşacak. Bu salgının bitmesi için herkese bulaşması gerekiyor.” diyenler artıyor. Hükümetlerin aslında sürü bağışıklığı uyguladığını, doğrusunun da bu olduğunu iddia edenler var.

Sürü bağışıklığı; çeşitli nedenlerle maske takmak istemeyen, hijyen konusunu iplemeyen, sosyalleşmeden duramayan heriflerin uydurdukları bir şeydir. Sürü bağışıklığı Covid-19 gibi virüslerde uygulanamaz.

Hadi gidin, AIDS için de sürü bağışıklığı sağlayın, HIV kapmış biriyle birlikte olun, belki ona da bağışıklık kazanırsınız!

Bu ne kadar mantıksız ve ahmakçaysa, aynı durum Covid-19 için sürü bağışıklığını savunmak da mantıksız ve ahmakçadır.

Madem sürü bağışıklığı şart, madem bu salgının bitmesi için virüsün herkese bulaşması gerekiyor, çıkarın o zaman maskenizi, yiyor mu? Sadece burnu aktığında bile geceleri uykunuzun kaçmasına neden olacak kadar sizi endişelendiren çocuğunuzu alın, karantina altında olan insanların yanına götürün ve o insanların çocuğunuza sarılmalarına izin verin. Veya Covid-19 nedeniyle yoğun bakımda tutulan hastaların yanına çoluk çocuğunuzla birlikte gidip özçekim yapın. Yiyor mu?

Tahmin ediyorum, yemiyor!

O halde?

Birazcık kafası çalışan bir insan, sürü bağışıklığı diye bir uygulamanın olmadığını görür. Hükümetler bunu yapmamaktadır. En azından ülkemizin başındakiler bunu yapmamaktadırlar (şükür ki). Çünkü sürü bağışıklığı uygulamaya kalkışıp salgının artmaması için bir sürü önlem almaya çalışmak birbiriyle çelişir durumlardır.

Ayrıca, sürü bağışıklığını savunmak tabiri caizse faşizmdir. “Ölen ölsün, kalan sağlar bizimdir!” anlayışıdır. Bu hiçbir vicdana, mantığa sığmaz. İşinize gelmeyince milliyetçiliğe karşı çıkarsınız ama bir sürü insanın ölümüne sebep olabileceğinizi farkında bile değilsiniz. Bir de hümanizmden bahsedersiniz. Hem de ne için? Sırf maske takmayı reddeden, pislikten rahatsız olmayan ve sosyalleşmeyle kafayı bozan geri zekâlıların saçmalıklarını savunarak...

Hadi diyelim ki iyice delirdiniz ve kronik hastalıkları olan insanların ve yaşlı insanların ölmelerini istiyorsunuz ve gezegenin nüfus anlamında biraz rahatlayabileceğini düşünebilecek kadar manyaklaştınız…

Peki, hiçbir kronik hastalığı bulunmayan gencecik ve sapasağlam insanların Covid-19 virüsü kapıp ölmelerine ne diyorsunuz? Veya yaşı 80’i geçmesine rağmen hastaneden davul zurnayla taburcu edilenlerle ilgili fikriniz nedir?

Kırk küsür yaşında bir herifim. Ömrüm boyunca birçok aptalca düşünceyle karşılaştım. Ömrüm boyunca birçok aptalca eyleme şahit oldum. Ömrüm boyunca bir sürü geri zekâlıyla karşılaştım. Ama bu sürü bağışıklığı fikri şu ana dek duyduğum en aptalca ilk birkaç fikir arasındadır ve kafadan ilk üçe oynar (FAY hattının geçtiği yere nükleer santral kurmaya kalkışmak fikriyle kıyasıya yarışır).